Freitag, 5. September 2008

Gün, birlik günüdür!

Avrupa’da ve özellikle de Avusturya’da gün geçmiyor ki, Türklere ve müslümanlara karşı hakaret edilmediği gün olsun. Bir cami yapıyoruz. Buna az da olsa görkemli bir minare ekleyelim dediğimizde, hemen karşıtları çıkıyor, yürüyüş yapıyor, imza topluyor ve camilere giren çıkanları videolara çekiyorlar. Sanki suçluları izler gibi. Halbuki İslam dini Avusturya’da 1912 yılından beri resmen tanınmış ve Avusturya anayasasında diğer dinlerle birlikte yer almıştır. Buna rağmen tanımak istemiyorlar.
Uygulanan kasıtlı karşıt politikalar yüzünden istenmeyen bir kitle haline getirildik, getiriliyoruz. Yabancılara karşıt politikaları ile bilinen partiler dışında yönetimi elinde bulunduran iktidar partileri de bizleri istemediklerini açıkca olmasa bile dolaylı yollardan dile getirmeye başladılar. Minare yapılmasın diye yasaları bile değistirmeye kalkıyorlar. Bazı politikacılar ve partiler de kendi yandaşı medya ile birlikte hareket ederek yerli halkı yabancılara karşı kışkırtmaya ve bundan politik rant elde etmeye kalkışıyorlar. Binlerce Türk kökenli vd. müslümanları hiçe sayıyorlar.
Fakat seçimler geldiğinde, bizim oylarımızı almak ve bizden oy istemek için, bazılarımızı seçilemeyecek sıralara yerleştirerek, Avusturya vatandaşlığına geçmiş yabancılardan oy topluyorlar. Maalesef bizler de bu basit oyunlara her sefer malzeme oluyoruz.
Seçilecek bir sıradan yabancı bir aday göstermeleri söz konusu bile olmuyor. Çünkü seçilecek bir sıradan aday gösterildiğinde tüm kitle halinde o adayı destekleyeceğimizi ve mutlaka seçileceğini çok iyi biliyorlar. Bu nedenle her seçim arefesinde kuyruk sayılacak sıralarda, asıl kendi gücünü bilmeyen kendi adaylarımıza rastlıyoruz.
Her parti mümkün olduğu kadar kendi demokratlığını! göstermek için -biraz da diğer Avrupa ülkelerine ayıp olmasın diye- kuyruk adaylarını rahatça bulabilmektedir. Bizlerin hakkımız olan her şeyi dile getirmeye ve istemeye hakkı vardır. Daha fazla gösteriş olsun diye demokrasi malzemesi yapılmış kuyruk adaylar olmak istemiyoruz.
Bizlerin de, “Buradayız!„ diyeceğimiz, birileri tarafından gerçekten temsil edileceğimiz günler gelmiştir. Tüm olumsuzluklara, antidemokratik tavırlara ve uygulamalara işte ancak o zaman siyasi yollardan dur diyebiliriz.
Gün, artık siyasi platformda birleşme ve bize ait olan herşeyi söke söke alana kadar yılmadan kararlı bir biçimde gitme günüdür.
Gün, başkaları tarafından verilmeyen temel haklarımızı savunma günüdür.
Gün, temel haklarımızı almaya giden yola koyulma zamanıdır.

www.nbz-online.at

Keine Kommentare: